Archive for the ‘Çevre’ Category

Artvin Hodlular Hatıra Ormanı

Cumartesi, Aralık 10th, 2016

Yaklaşık bir yıl önce ön çalışmalarına başladığımız “Hatıra Ormanı” projemiz 10 Aralık 2016 tarihi itibarı ile güzel bir şekilde sonlandırıldı. Yüzlerce kişinin yurt içi ve yurt dışından gelen maddi manevi katkısı ile 2000’den fazla fidan ormanımıza dikildi.

ARTVİN Aşağımaden ve Yukarımaden Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Kocaeli Şubesi tarafından yürütülen kampanya ile derneğin adına Orman Genel Müdürlüğü vasıtasıyla Kocaeli’nin Derince ilçesinde gerçekleştirildi.

Dikim yapmak üzere minik arkadaşlarımız ve saygıdeğer büyüklerimiz bizlerle beraber oldular; hepsine teşekkür eder ve daha yeşil yarınlara ulaşmak için gösterdiğimiz çabaya katkılarından dolayı minnettar olduğumuzu belirtmek isteriz.

Buraya dikilen ağaçların önemi ve bu ağaçların oluşturacağı ormanın faydası saymakla bitmeyecek kadar çok olacak!

Hodlular Hatıra Ormanı davet yazımız.

Hodlular Hatıra Ormanı davet yazımız.

Hodlular Hatıra Ormanı dikim çalışmaları - 1

Hodlular Hatıra Ormanı dikim çalışmaları.

Hodlular Hatıra Ormanının cevval dikim ekibi

Hodlular Hatıra Ormanının cevval dikim ekibi.

Hodlular Hatıra Ormanı dikime gelen gençler ve yönetim.

Hodlular Hatıra Ormanı dikime gelen gençler ve yönetim.

Hodlular Hatıra Ormanında yamaçları şenlendiren güzel insanlar.

Hodlular Hatıra Ormanında yamaçları şenlendiren güzel insanlar.

Tamam bende diktim, itiraf ediyorum :)

Tamam bende diktim, itiraf ediyorum 🙂

AMONYAKLAŞTIRAMADIKLARIMIZDAN MISINIZ?

Salı, Kasım 10th, 2015

Senin serbest formunu sevdim be Amonyak…
Özgürlük naraları attığın an var ya işte…
İsyana kalktığın en coşkulu an var ya be büyük molekül…
Hani o sıvıdan gaza geçtiğin an yok mu be çilekeş…
İşte o anı sevdim be ötröfik karakter…
Membrandan geçip gitmeni özledim bir de ey sevgili…
Sıyrılıp aside bağlanmanı dört gözle bekledim be gavur ruhlum…
Mezofilik durumlarda kopup gitmeni sevdim…
Yüksek yüksek pH’lar diye tutturmadığın asidik durumları sevdim…
Toplam Kjeldahl halini de sevdim…
Amonyumlaşma hemen, onu da sevdim ey dostum…
Ama senin Hidroliz olabilme ihtimalini daha çok sevdim be Kjeldahl abi…
Aslında ben senin her halini sevdim be Makro birey…
Amonyaklaşmak yada Amonyaklaşamamak, işte bütün mesele bu be yer kürenin oğlu…
Ayrılda gel artık!

Derince Belediye Başkanı Ali Haydar BULUT’a Mektup

Perşembe, Ağustos 21st, 2014

Geçen ay Derince Belediyesi Başkanı sayın Ali Haydar Bulut’a gönderdiğim mektubu okumak isteyenler için paylaştım…

Sayın Ali Haydar BULUT,

22.07.2014

Değerli Derince Belediye Başkanım, size bu mektubu Derince için, hayatımın büyük bir kısmını geçirdiğim; ailemin, dostlarımın ve akrabalarımın yaşamını sürdürdüğü, güzel insanların olduğu ama artık güzelliklerini kaybetmekte olan bir kent için yazıyorum. Ben işim sebebiyle yaklaşık 10 aydır İstanbul’da yaşıyorum ve açıkçası sizinle birebir konuşmak istediğim ve endişe duyduğum birkaç konuyu ancak bu mektupta sizinle paylaşıyor olacağım. Dikkate alacağınızı düşünüyorum.

Öncelikli konum, ekte de yer alan yazımda da bahsettiğim Asker Hastanesi arazisi ile ilgili… Okuyacağınız o yazı geçen yıl 2 Ağustosta Bizim Kocaeli Gazetesinde Sayın Güngör ARSLAN’ın kişisel eklemeleri ile hem gazete de hem de gazetenin internet sitesinde yer almıştı. Ayrıca o zaman milletvekili ve şimdi bakan olan Sayın Fikri IŞIK, milletvekili Sayın Haydar AKAR, Büyükşehir Belediyemiz ve Derince Belediyemiz ile de görüşlerimi ve yazımı paylaşmıştım. Sayın vekillerimiz o zaman görüşlerime olumlu baktıklarını ve genel çerçevede katıldıklarını belirtmiş ve konu ile ilgileneceklerini söylemişlerdi. Büyükşehir Belediyemiz Hastane arazisi olduğu için farklı bir kullanım amacı için yapılacak bir şey olmadığını söylemişti. Derince Belediyesi ise bana herhangi bir geri bildirimde bulunmamıştı.

Derince’nin merkezinde yer alan bu araziye çoğunlukla bahsedildiği gibi Hastane veya TOKİ’nin konut yapacağı değişik mecralarda ve halk arasında sıklıkla ortaya çıkıyor ve tartışılıyor.

Sayın Başkanım sizden ve Derince Belediyemizden isteğim bu arazinin mevcut halinin korunması ve daha da geliştirilerek büyük bir yeşil alan olarak halkın kullanımına sunulmasıdır. Eminim ki sizde bu düşünceme tamamen katılıyorsunuz. Yine ekte yer alan bir haberde şöyle bir sözünüz var: “ Askeri Hastane alanının konutlaşmasını istemiyorum. ” ve bu lafınızın arkasında duracağınızı düşünüyorum.

Ayrıca 1.derece deprem bölgesi olan ilçemizde yaşanabilecek yeni bir deprem felaketinde ihtiyaç olan büyük bir toplanma arazisi eksikliği de mevcuttur ve bu arazi bu görevi görebilecek niteliktedir.

İkinci belirtmek istediğim nokta ise Derince’nin büyük bir değeri olan ÇENESUYU’nun özelleştirilmesi ile ilgili. Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşanan su problemleri genellikle su kaynaklarının özel sektöre geçerek ticarileştirilmesi ile daha da içinden çıkılmaz bir hal almaktadır. Sapanca Gölü örneğinde de gördüğümüz gibi 30 civarında özel su şirketi göle akan kaynakları tamamen tekellerine almış ve yaşanan kuraklık ile beraber gölün daha da fazla can çekişmesine sebep olmaktadır. ÇENESUYU’da bu kentin önemli bir değeridir ve özele geçmesi ile kaynak aşırı tüketim ile kentimize zarar verebilme potansiyeline sahip olacaktır.

Haziran ayında yapılan meclis toplantısında ÇENESUYU’nun özelleştirilmesi için yetki aldığınız da biliniyor. Lütfen bu kaynağın bu şehrin insanlarının kullanımında kalmasını sağlayacak adımlar atınız ve bu özelleştirmeyi tekrar gözden geçirerek vazgeçiniz.

Kişisel görüşlerim bu şekilde olup her iki konuyu da dikkate alacağınızı ümit ediyor ve bilgilerinize sunuyorum.

Saygılarımla,

Recep Önder Sürmeli

Mektubun ek kısımları aşağıdadır…


Derince’nin En Değerli Yeşil Alanlarından Birisi Betonlaşmaya mı Kurban Edilecek!

Kocaeli ilinin Derince ilçesinin merkezinde sayılabilecek bir konuma sahip olan Derince Asker Hastanesi alınan bir kararla kapatıldı ve devlet büyüklerimizin bu alan için yeni plan ve projelerini bekler oldu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Milletvekilleri, Bakanlar ve Valinin adının geçtiği basında ki haberlerde buranın Derince Araştırma Hastanesine bağlanacağı yönünde. Ek binalar ile eksik olan bölümler açılacak ve yatak kapasitesi arttırılacakmış hastanenin. Büyük ihtimalle sağlık alanı olarak değerlendirilmek üzere bir plan ve proje çalışması yapılacak burada. Bir ihtimal ise buranın TSK tarafından TOKİ’ye devredileceği yönünde. Bu şekilde olursa konut alanı olarak kullanımı kaçınılmaz olacaktır 140 dönümlük bu arazinin.

Derince İlçemizin kuşbakışı görüntüsü… Kırmızı ile işaretlenmiş alan Derince Araştırma Hastanesi, Mavi alan ise Derince Asker Hastanesi.

Konuyu çevre açısından ele aldığımızda buraya yapılması planlanan çalışmalar üzerinden giderek araştırmamızı derinleştirebiliriz:

  1. Hastane yapılması önemli bir eksikliği giderebilir. Sağlık önemli bir nokta ve buradaki mevcut hastanenin gelişimi ve eksiklerinin giderilmesi için atılım olabilir. Mevcut hastane alanını baz aldığımızda, arazinin çok daha büyük olduğu görülüyor. Bahsedilen işler için arazinin yarısı kullanılabilir belki de daha az bir kısmı. Diğer kısımları içinse güzel bir yeşil alan ve park çalışması gerçekleştirilebilir. Bunların yanında, hiçbir zaman tam kapasite ile kullanıldığını görmediğim Rotary Hastanesinin boş yerlerinin değerlendirilmesi ve de mevcut araştırma hastanesinin alanında yeni çalışmalar ile bir yapılandırmaya gidilerek bu asker hastanesinin alanına hiçbir müdahalede yapılmayabilir. Bu öneri, belirtilen eksikliklerin giderilmesi için yeterli bir seçenek olmayabilir. Bunu en iyi şekilde hastane yönetimi ve ilimizde sağlık alanında kamuda en tepede yer alan yöneticiler bilebilirler.
  2. Sağlık için değil de konut alanı için kullanıma açılırsa bu alan tam bir katliam olur. Çünkü zaten her yerde konut yapımı aralıksız sürüyor. TOKİ’nin işin içine girmesi ise bölgede ki sıkışıklığı daha da arttıracaktır. Bu alanın en kötü kullanım seçeneği de bu olacaktır. Belki de bir AVM inşaatı yükselecektir bu araziden!

Derince Araştırma Hastanesi(üstteki) ve Derince Asker Hastanesi(alttaki)

Konu itibarı ile çok değerli bir yerdedir arazi. Mutlaka çok önemli bir amaç için kullanılmalıdır. Kuşbakışı görüntüden de anlaşıldığı üzere çevresinde yeşil alan pek azdır. Bu arazinin kaybı da bu yeşil alan kıtlığının artmasına ve dönüşü olmayan bir yola girilmesine sebebiyet verecektir ilçede. Belediyemizin elinde arazi olmadığı için birçok yerde eksikliğine rağmen park yapılamıyor ve çocuklarımız bu ihtiyaçlarından mahrum kalıyorlar. Bu alanda bu mahrumiyetin yaşandığı yerlerin tam yanı başında bulunuyor. Sahip olduğu yeşil alan ve yapılacak yeni desteklemeler ile bu eksiklik ortadan kalkabilir. Aksi bir şekilde beton girerse bu araziye yüzlerce ağacın kesilmesi gerekecektir.

Plansız ve aşırıya kaçmış şehirleşme, doğaya yapılan kıyımlar, küresel ısınma vb. birçok olumsuz etken sebebi ile insanlarımızda artık doğa yoksunluğu sendromu adı verilen bir şey ile karşı karşıya kalmışlardır. Büyükşehirlerimizde bu daha da bariz bir şekilde karşımızdadır. Adeta beton ile her boş araziyi doldurma çabası içerisinde insanlar, sanki bir yarış var. İstanbul, Siemens’in Yeşil Şehir indeksi araştırmasında Avrupa’daki 30 şehir arasında 25. olabilmiştir ancak. Bu vahim bir durumdur. Doğa ve yeşile verilen önemde gerileme ülkemizde İstanbul başta olmak üzere hızlı bir şekilde devam etmektedir. Kocaeli ilinde de benzeri bir durum mevcuttur. Yapılan iyileştirmelerin yanında önümüze çıkan fırsatlarda yeşil alanların sanayi ve konut sektörüne heba edilmesi bu iyileşmeyi baltalamaktadır.

Bu alan ile ilgili gelişmiş ve doğaya değer veren bir hareket yapılacaksa eğer şu öneriler izlenebilir:

  • Mevcut alanın tamamı yapılaşmaya kapatılmalı.
  • İçeride yer alan Askeri Hastane binası yıkılmalı ya da geliştirilecek projeler ile bu alan için faydalı bir eğitim merkezi ya da benzeri faydalı doğa dostu çalışmalar için kullanıma ayrılmalı.
  • Alanın flora ve faunası bir araştırma ile ortaya konmalı, içerdiği çeşitlilik tespit edilmeli ve korunması, daha da çeşitlendirilmesi için nasıl çalışmalar yapılabilir tespit edilmeli. Asker hastanesi arazisi ve çevredeki kuş, arı, kelebek vb. türler için yaşam alanı sağlayan ve ilçenin merkezinde ki oksijen kaynağı son kale olması da arazinin önemini ve neden korunması gerektiğini ortaya koymaktadır.
  • En dış kısmı yürüyüş ve koşu pisti için ayrılmalı ve belirli noktalar spor aletleri ile donatılmalı. Bir iç kademe de vatandaşlar için bank, piknik masası ve kamelyalar ile dinlenme, piknik gibi etkinlikler için mesire alanı şeklinde düzenlenmeli. Çocuklara doğa ile iç içe olabilecekleri büyük bir park alanı tasarlanmalı. Ortada ise alanın en az yarısı kadar olmak kaydıyla hiçbir şekilde müdahale edilmeyen vahşi bir doğa parçası bırakılmalı. Şehrin göbeğinde olsa bile canlılar el değmemiş bir alanda yaşamalarını sürdürmeli.
  • Burası Derince’nin yer altı suyu besleme kaynağı olarak tasarlanmalı. Su sıkıntısı yaşadığımız aşikardır ve ilerleyen yıllarda bu sorun daha da büyüyecektir. Bu sebeple yeraltı suyu kaynaklarımızı beslememiz gerekmektedir.
  • Bölgeye uygun bitkilerin çeşitleri arttırılmalı. Bitki seçiminde özellikle arı, kelebek gibi dölleyici özelliği yüksek canlıları çekecek çiçekler ve ağaçlar seçilmeli ki çevrede bulunan vatandaşların bahçelerine de bu canlıların katkısı yüksek derecede olsun.
  • İlçede yer alan okullar için uygulamalı tarım yapılabilir bir alan bırakılmalı. Bu sayede çocuklarımız erken yaşlarında faydalı bir öğrenme süreci ile iç içe olabilirler. Bu süreç her bir bireye toprak nasıl işlenir, nasıl bakımı yapılır, ne zaman ve ne şekilde bitkiler ekilir ve hasat edilir öğrenilebilir.

Kaynak: http://www.cevrebilinci.com/derince%E2%80%99nin-en-degerli-yesil-alanlarindan-birisi-betonlasmaya-mi-kurban-edilecek/

Güngör ARSLAN’ın şu anda yayında olmayan Bizim Kocaeli’de ki yazısı: Güngör ARSLAN, Bu araziye KIYMAYIN.

Çenesuyu özelleşecek mi?

Derince Belediye Başkanı Haydar Bulut Çenesuyu’nu özelleştireceklerini söyledi. Körfez Ticaret Odası Başkanı Mustafa Efe ve Yönetim Kurulu, Derince Belediye Başkanı Haydar Bulut’u ziyaret ederek, yeni görevinde başarı dilediler. Ziyarete, KTO Başkanı Mustafa Efe, Meclis Başkanı Güngör Ayhan, Meclis Başkan Vekili Bilal Atak, Yönetim Kurulu Üyeleri Sedat Zımba, Ahmet Kırcı, Recep Öztürk, Mustafa Genç, Veli Yıldız, Erkan Çağlayan ve Ethem Karahancı katıldılar. Ziyaret sırasında konuşan Bulut, Çenesuyu’nu özelleştireceklerini söyledi.

ÇENE SUYUNU ÖZELLEŞTİRECEĞİZ

Derince Belediye Başkanı Haydar Bulut, önemli projeleri arasında Çenesuyu’nun özelleştirilmesi, kentsel dönüşüm ve Askeri Hastane alanının halkın yararına korunmasının yer alacağını söyledi. Bulut, Derince’yi çok iyi görünüme kavuşturacaklarını söyleyerek, ‘’Askeri Hastane alanının konutlaşmasını istemiyorum. Buranın sosyal tesisler, halka açık yeşil alanlar olarak değerlendirilmesi için çalışacağım. Dernce’de kentsel dönüşüm planları hazırlayıp, modern bir kent görünümüne kavuşturacağım. Ayrıca, Çenesuyu’nu özelleştirip, Dümbüldek Suyu’nu da dahil ederek bu kaynakların ilçe yararına daha verimli şekilde kullanılmasını temin edeceğiz’’ dedi.

25.04.2014

Kaynak: http://www.mavikocaeli.com.tr/cenesuyu-ozellesecek-mi/96329/


Derince Belediye Meclisi Haziran Ayı Olağan Toplantısı

Derince Meclisi’nde 4 madde karara bağlandı.

Derince Belediye Meclisi’nin Haziran ayı olağan toplantısında görüşülen dört gündem maddesi kabul edildi.

Baz istasyonları komisyona havale edildi.

Derince Belediye Meclisi, Haziran ayı olağan toplantısını gerçekleştirdi.

Derince Belediye Başkanı Ali Haydar Bulut’un yönettiği mecliste katiplikleri İbrahim Eren ve Mustafa Tırpan yaptı. 4 maddenin görüşüldüğü meclis toplantısında gündeme alınan maddeler oy birliği ve oy çokluğu kararlarıyla kabul edildi. Başkan Bulut’un, Soma’da yaşamını yitiren vatandaşlarımız için başsağlığı temennilerini ileterek başlattığı mecliste görüşülen maddeler neticesinde Portekiz’de düzenlenecek olan folklor festivaline katılacak olan folklorculara gerekli izin verildi. Emlak ve İstimlak Müdürlüğü’nden gelen yazı neticesinde baz istasyonlarının kiralaması ile ilgili yazı ise meclis üyelerinin oy birliğiyle komisyona havale edildi.

Başkan ve encümene yetki verildi.

Ayrıca Meclis’te gündeme gelen mülkiyeti belediyeye ait olan bazı sosyal tesislerin 10 yıla kadar kiralanması talebi ve Çenesuyu A.Ş.’nin 30 yılı geçmemek üzere üs kullanım hakkının verilmesiyle ilgili yetkinin belediye başkanı ve encümene verilmesi kararı da meclisten oy çokluğuyla onay aldı. Toplantıda ayrıca Derincespor A.Ş.’nin Yenikent Mahallesi’nde mülkiyeti Derince Belediyesi’ne ait olan tesisleri kullanma konusundaki talebi de yine oy birliğiyle komisyona havale edildi. Mecliste görüşülen maddelerin karara bağlanmasının ardından Derince Belediye Meclisi’nin bir sonraki toplantı tarihi 1 Temmuz Salı günü saat 17.00 olarak ilan edildi.

Kaynak: Derince Belediyesi Facebook Sayfası


Takım Çalışması Bu Olsa Gerek

Perşembe, Aralık 26th, 2013
takim-calismasi

Japon bal arıları eşek arısını oluşturdukları arı topu çerisinde vücut ısıları ile sıcaklığı arttırarak adeta pişiriyorlar ve sonunda ölümüne sebep oluyorlar.

Kaynak

Çok organik bir şey: Kompost-2

Çarşamba, Ekim 19th, 2011

Çok organik bir şey: Kompost adlı yazımda bir giriş yaptığım kompost yapımım devam ediyor. 20 günlük bir sürenin ardından iki bölmeden oluşan kompost yaparımın bir bölmesinden diğer bölmesine atıkların aktarımını yaptım. Bu sayede hem karıştırmış oldum ki bakterilerin ihtiyacı olan oksijen girişi de arttı. Ve de kompostun son durumunu görme fırsatım oldu.

Görünt395

Görünt396

Ayrıca marangozdan aldığım talaşları da ara ara serpiştirmeye başlamıştım ama alt kademelerde bu işlemi yapmadığım için oralara da bu eksik olan karbon takviyesini yaptım diye düşünüyorum.

Görünt397

Görünt398

Görünt399

Üstteki resimde ise en alt tabaka da solucanları faaliyete geçtiğini görebilirsiniz. Organik atık ve nem olduğu yerde solucan kardeşlerde bizlere yardımcı oluyorlar; solucan gübresi üretimi de bir yandan gerçekleşiyor. Aktarımdan sonra en alta mutfak atıkları üstüne talaş ve onun da üstüne kuru ot yerleştirildikten sonra biraz nemlendirmek için su ekliyoruz. Alt resimde ise otların üstüne yaprak ve talaş eklemesi yaparak kompost yapmaya devam ediyoruz…

Görünt400

Çok organik bir şey: Kompost

Salı, Eylül 27th, 2011

Görünt360

Kara altın yani kompost yapımına basit bir giriş yaptım. Benzer örneklerinden esinlenerek yaptığım ve adına “Kompost Yapar” dediğim bu arkadaş umarım yüzümü kara çıkartmaz. İki bölme olarak tasarladım; Her bölme ön kapak ve gerekirse diye ortada her ikisini de birleştiren bir kapak mevcut. Kullanım kolaylığı ve işlevsellik katmaya çalıştım elimden geldiği kadar.

compost

İşte sonuçta elde edilecek ürün, Kompost

Kompost nedir diye sorarsanız da cevabım çok basit bir şekilde organik maddeler+hava+su+ısı+bakteri diyebilirim. Organik madde olarak ise mutfakta ortaya çıkan sebze ve meyve artıkları, yaprak, ot vb. bir çok şey sayılabilir. Ben bunları kullanacağım. Ayrıca atık kağıt ve talaş gibi maddeleri ise karbon takviyesi olarak kullanmam gerekir ki diğer maddelerden gelen azot kompostu bitkiler tarafından istenmeyen bir hale sokmasın.

Görünt358

İlerleyen zamanlarda hem tecrübe ettiklerimi ve hem de başka kaynaklardan derlediklerimi sizinle paylaşıyor olacağım diye umut ediyorum. Bu atıkları çöpe değil de doğaya tekrardan kazandırmak için mükemmel bir yöntem kompost yapımı. Bu bir ilk deneme benim için daha da farklı yollardan da yapmaya ve sürdürmeye kararlıyım…

Görünt359

Görünt361

Sevgili Dünya’m

Çarşamba, Nisan 27th, 2011

Sensin benim sevdam…
Yüreğimdeki sevinç…
Gözlerimdeki ışık…
Yüzümü güldürensin…
Beni besleyensin her daim…
Benim anam, benim babam…
Dostum, kardeşim, ekmeğim, kavgam…
Sen benim her şeyimsin…
Bazen bir ağaç…
Bazen bir çiçek…
Bazen de denizde bir dalga…
Geçmişim, bugünüm ve yarınım yine sen…
Umudum sende…
Sende saklı herşey…
Senden geldim, yine sana geleceğim…
Toprağım, suyum, havam…
Canımsın doğa anam…
Sevgili Dünya’m…

Plastik şişelerinden kitaplık yapmaya çalışan deli!:)

Pazar, Ekim 18th, 2009

Yoksa sizde tanıyor musunuz bu vatandaşı? Tanımıyorsanız hiç kendinizi yormayın zaten; gereksizin tekidir 🙂 Neyse kendimi fazlaca yerin dibine geçirmeden asıl konumuza döneyim isterseniz…

Kitap okumayı seven birisi olarak(son iki yılda giderek artarak devam ediyor) kitaplarımı düzgünce yerleştirebileceğim bir kitaplığım yok maalesef. Öyle sağda solda emanet olarak duruyorlar şu an için. Hatta bazılarını da arkadaşlarıma ödünç verdim okumaları için ama asıl gerçek nedeni de bu değil tabikide. Belli bir süre kitaplardan kurtularak yer sıkıntısını en az indirmiş durumdayım 🙂 Sakın ha söylemeyin bunları kimseye yanarım.

İşte ilk posta şişeler...

İşte ilk posta şişeler...

(daha&helliip;)

Küresel iklim değişikliği…

Perşembe, Ekim 15th, 2009

Küresel ısınmayı neredeyse hergün bir yerlerden duyuyoruz ama en önemlisi o artık bizim vazgeçilmez bir parçamız konumuna geldi. Basit olarak kötü bir şey olduğunu herkes öğrendi ama gerçekte bizi nerelere sürüklediğini biliyormuyuz? Acaba insanoğlu kendi eliyle yarattığı bu canavarın ne kadar ileri gidebileceğini biliyor mu? Hiç sanmıyorum!

Bizlere gerekli olan bilinçli olmayı öğrenmek. Ama bakıyorum ki hala umursamaz tavırlara devam ediyoruz.” Çevre mühendisi olmak yada ol(a)mamak?!” adlı yazımda bazı şeylere değinmiştim ve okursanız ne demek istediğimi az biraz anlayabilirsiniz. Yüksek eğitim değil ihtiyacımız olan; doğru olanı yapmamızı sağlayacak basit ve uygulanabilir pratik küçük şeyler sadece.

Biz bu doğanın birer parçasıyız fakat bize verilen nimet olan aklımızı dünyamızı tüketmek üzerine daha çok çalıştırdığımız için tükenmeye başladığımızı ya daha yeni yeni fark ediyoruz ki bunu sadece kendine değilde dışarda olup bitenlere değer verenler varıyorlar. Diğerleri mi? Onlar hayatlarını yaşadıklarını zannediyorlar ama duvara tosladıklarını daha bilmiyorlar.

Yazma becerimin çok ta iyi olmadığının farkındayım ama önemli bir amaç için biraz uzunca ve aklımı gecenin bu geç saatinde soğukta titrerken biraz daha fazla zorlayarak, güzel bir sonuca etkisi olacağını düşünmek beni klavyenin tuşlarına daha istekli ve sert basmam konusunda dürtüklüyor. Neyse toparlamam gerekirse Blog Action Day 2009 yani 2009 Blog Hareket Günü için bir şeyler karalıyorum… Seçilen konu ise Climate Change/İklim Değişikliği.

2009 Blog Hareket Günü

2009 Blog Hareket Günü

Küresel İklim Değişikliği ile ilgili yazılacak çok şey var ama nerden başlayıp nereden bitirmem gerektiğini tam olarak bilmiyorum ve açıkçası çokta bilgili olduğumda söylenemez sanırım.

Size kişisel olarak önerim sadece şu na için şu olur diyebileceğim ne var diye düşününce geçtiğimiz Mayıs ayında ortaya çıkarttığımız(ben ve sınıf arkadaşlarım) Çevre Bilinci Platformu‘nu yada sizin bildiğiniz daha değerli bir kaynaktan edindiğiniz bilgileri özümseyerek uygulamaya geçirin ve fark yaratmak için bir adım atmış olun.

Peki bu adamlar neden İklim değişikliği konusunu ele almışlar derseniz buyrun bi göz atın. Benden şimdilik bu kadar:)

Neden İklim Değişimi?

İklim değişimi hepimizi etkiliyor ve yaşadığımız çevreden daha fazlasını tehdit altında bırakıyor. Açlığa, sellere, savaşlara ve 150 milyon mülteciye sebep olma ihtimali var.

İklim değişimi konusunun aciliyeti ve önümüzdeki Ekim ayında Kopenhag’da gerçekleşecek uluslararası iklim müzakereleri göz önünde bulundurulduğunda, blog dünyasının iklim krizine tutarlı bir çözüm bulunmasında milyonlarca insanın desteğini toplamak gibi spesifik bir imkanı bulunuyor.

Şu an, gidişatın değişmesi için en iyi şansımız.

El emeği göz nuru bileklik; hem de çevreci!:)

Salı, Eylül 29th, 2009

Geçenlerde nette gezinirken takip ettiğim bir site olan instructables‘ta hoş bir şeye(Make a RECYCLED PAPER BEAD Bracelet!) rastladım ve bende deneyeyim dedim. Daha önceden de artık kullanılmayan bilgisayar disketlerinden ve cdlerinden kalemlik ve dosyalık yapmıştım. Ev yapımı bunlar… Artık onlarında bir işlevi var:) adlı yazımı okuyabilirsiniz…

Peki ben ne yaptım derseniz… Yukarda belirttiğim yazıda olduğu gibi bende artık kullanmadığım dergilerden faydalandım ve arkadaşım Sinan‘a ufak bir hediye yaptım:) Benim ki biraz yavan oldu ama siz araya örnekte olduğu gibi bir şeyler de serpiştirerek farklı bir şey elde edebilirsiniz….

İlk önce dergi kağıtlarını 1.5 cm kadar bir genişikten başlayarak en sonunda 0.5 cm olana kadar kestim.

İlk önce dergi kağıtlarını 1.5 cm kadar bir genişikten başlayarak en sonunda 0.5 cm olana kadar kestim. Tabi bu genişlikler tamamen size kalmış... Sonra geniş tarafından başlayarak kürdanın üzerine iki üç tur sardım ve sonra geir kalan ksmına yapıştırıcı sürerek kağıdın tamamını sararak kağıttan boncukları elde ettim.

(daha&helliip;)

Çevre mühendisi olmak yada ol(a)mamak?!

Cuma, Eylül 18th, 2009

Şimdi bu başlık ve bu yazıyı neden yazıyorum diyeceksiniz. O noktaya değineceğim tabikide. İlk önce söylemem gerekir ki başlık için  William Shakespeare‘den esinlendim. Ne gerek vardı demeyin ustayı hatırlatayım istedim bir şekilde; neydi o meşhur söz “To be or not to be: that is the question” yani “Olmak yada olmamak: işte bütün mesele bu”.

Bizim meselemiz ne peki çevre mühendisi olmak yada ol(a)mamak mı sadece? Çok fazla karmaşaya girerek saçmalamayı düşünmüyorum ama çok uzun zamandır paylaşmak istediğim birkaç resim ve düşüncem vardı ve herkesle paylaşmak bu güne kısmetmiş diyeyim lafı fazla uzatmadan.

Çevre Mühendisliği katında bulunan ve içinde sadece atık pil sıfatı kazanmış olan pillerin olması gereken kutu. Fakat üstüne parmak basmak istediğim konu ise içinde neden atık pil yerine atık kağıtlar var????

Çevre Mühendisliği katında bulunan ve içinde sadece atık pil sıfatı kazanmış olan pillerin olması gereken kutu. Fakat üstüne parmak basmak istediğim konu ise içinde neden atık pil yerine atık kağıtlar var????

(daha&helliip;)