İstanbul&İstanbul

İstanbul/Moda Sahili

İstanbul/Moda Sahili

24 Temmuz cuma günü sınıftan kızlarla Kadıköy’deydim. Biraz çileli oldu ama güzeldi günümüz. Neden mi çileli? 6 tane kızla beraber gezmek zormuş açıkçası yada bana göre değil belkide ne diyim…

Olayın en başına dönecek olursak İzmit’ten 10:11 trenine sınıftan arkadaşım M. ile beraber bindik. Uzun bir yer arayışından sonra yan yana oturabileceğimiz bir koltuk bulduk. Yolculuk güzeldi; sohbet, kısmen manzara vb. şeyler ve zaten ben oldum olası severim tren yolculuklarını. Saat 12:00 gibi Haydarpaşa’ya vardık ve bizi B. ve K. karşıladı orada. Banliyö treniyle gelen Y. de istasyon çıkışında bize katıldı. Ardından Kadıköy sahildeki Haltun Taner sahnesinin oraya geldik ve kadroyu E. ve B. ile tamamladık. Yani 6 kız ve 1 erkek yani ben artık hazırdık.

Ben önceden çok kere söylemiştim bir plan yapında ona göre günü geçiririz ama nerdeeee… Neyse karambole bir şeyler yapacağımız belli olduktan sonra düştük yollara. Meşhur boğa varmış orda o tarafa doğru yürümeye koyulduk ve bizden bir süreliğine ayrılmış olan B. ve K. ile birleşerek oturabileceğimiz bir kafe yada benzeri bir mekan bulmaya başladık. Ama gel gör ki bu kızlar beğenmiyorlar bir yeri. Yok orası şöyle burası böyle derken neyse bir kafeye girdik ve oturduk oturmasına da kalktık gene ya oldu mu şimdi ya hiç bir şey içmeden falan, ayıp olmadı mı:))))) Sonra düştük yollara ve başladığımız noktaya gelmiştik gene. Neyse ki bu sefer pizza hut seçildi ve açıkçası pizzası güzel değildi ama iyi zaman geçirdik orada.

Sonra mı ne yaptık? Hmm meşhur moda sahili varmış orada işte oraya doğru yürüyerek gittik. Bol bol fotoğraf çekildik. Yukardaki fotoğrafta işte oradan hatıra. Fena yer değil ama sanırım hepsini görmedik ve öğlen olduğu için sahil biraz sıcaktı. Sonra kadıköy sahilinde meşhur balon var işte orada ki balon kafede oturduk uzunca bir zaman. Ardından ise ben, M ve B. vapurla Beşiktaş’a geçtik, diğer kızlar ise bizden ayrıldılar. Beşiktaş çarşıda biraz gezdikten sonra ilk önce B. ve sonra da M. ayrıldı ve bende Mecidiyeköy’deki kuzenlerimin yolunu tuttum, saatte 8 olmuştu sanırım.  Güzel bir gündü teşekkürler kızlar:))))

Silivri Merkez Sahili

Silivri Merkez/Sahil

Silivri Merkez Sahil

Silivri Merkez/Sahil

Silivri Merkez Sahil

Silivri Merkez/Sahil

25 Temmuz cumartesi günü  sabahı ise kuzenimle ile Silivri’ye doğru yola çıktık. Mecidiyeköy’den metrobüsle Yenibosna’ya oradan da otobüse binerek devam ettik. Fakat bir gece önce ben tam olarak nerede ineceğimi öğrenmediğim için ufak bir sıkıntı yaşadık. Yazlıklarına gittiğimiz Sinan’ı arayarak öğrenmeye çalıştıysamda hala uyuduğu için ona ulaşamadık ve sonunda planlarımızda olmayan Silivri merkeze gelmiştik. Orayı da görmek varmış demek ki:) Sinan’a ulaştığımda ise çokta uzakta olmadıklarını öğrendik ve gelmişken biraz gezmeye karar verdik. Deniz temiz gözükmesede marinası ve sahildeki işletmeleri güzeldi gerçektende.

Silivri Merkez Marina

Silivri Merkez/Marina

Silivri Merkez Marina

Silivri Merkez/Marina

Biraz gezdikten sonra otobüsle asıl gitmeye çalıştığımız yere sonunda ulaşmıştık. Sinan bizi durakta karşıladı:))) ve bir tatil köyü içerisinde bulunan evlerine gittik. Ailesi gerçekten çok sıcak ve cana yakın insanlardı ve annesi sağolsun zayıflamama müsade etmedi:) Kuzenim sadece bir gece kaldı fakat ben 3 gece misafirleri oldum. Keyfim yerindeydi açıkçası orada ama evden sürekli ne zaman geliyorsun gibi sorular gelmesi ve gidecek başka yerlerinde olması sebebiyle uzun zaman sonraki ilk gerçek tatilim kısa sürdü.

Bu üç günde neler yaptım diye merak ederseniz; bol bol yüzdüm, güneşlendim ama çok az pek sevmem güneşi, kararmayı ve zaten karayım iyive kara olmaya gerek yok. Birer kere olsada çok zevkli geçen plaj voleybolu ve çıplak ayakla oynadığım basketbol maçları çok iyi geldi bana. Ardından denize girmek ayrı bir keyif zaten. Sessiz, sakin ve temiz havası olan bir yer olması gerçekten hoşuma gitti. Yeni insanlar tanımakta ayrı bir güzel zaten. Her şey için Sinan ve ailesine çok teşekkürler:)))) Aklıma gelmişken de pantolonumu orada unutmuştum bu arada o da ayrı bir konu, birazdan değineceğim zaten.

Sinan'ın Mekanı

Yüzmekten taze gelmiştik

Sinan'ın Mekanı

Ablam ansızın çekti...

Sinan'ın Mekanı

Benim göbek neden önde ve ben neden yamuğum öyle! Sinan ne yaptın sen bana de bakalım?

Silivri’deki 3 gece 4 günün ardından tekrar Mecidiyeköy’e geçtim ve kuzenlerde en sevdiğim yemeklerden kuru ve pilav vardı. Bol bol yedim valla, ne kilosu da ne yağıymış:))) Sadece 83 kiloyum be!

Günlerden oldu çarşamba ve ben teyzemlere doğru yola çıktım. Mecidiyeköy’den direk otobüs varmış 100 yıl mı ne öyle bir yerde inip biraz yürüyorsun, 500 metre falan sonra teyzemlerin evi. Bu arada Bağcılar’dab bahsediyorum. Yemek falan derken sözüm vardı dayıoğluna akşamda oraya geçtik onları da gördüm. Ertesi gün yine yolculuk vardı tabiki. Ortaokul ve liseden arkadaşımla Kadıköyde buluşmak için anlaşmıştık ve uzun zaman sonra görüşme şansımız oldu. İzmitte buluşamamıştık, bir şekilde olmamıştı, uymamıştı ama güzel oldu bu olay. Askere gidecekmiş bu ay içinde de. Eski günler ve şimdiki hayatlarımız derken zaman doldu o izmite döndü bende tekrar Mecidiyeköy’e geçtim; kuzenlerde olmasa…

Artık İstanbul’a veda etme vakti gelmişti. Son gün artık gideceğim eve ama gidilecek yerler var daha. Bahsetmiştim ya pantolonumu unuttum Sinanlarda. Onların bir kebapçısı var Eminönü/Sirkeci’de işte oraya getirdi babası sağolsun. Ve son gezme turları artık. Dedim hazır gelmişken Sultan Ahmet’e bir daha gideyim ve görmediğim Yere Batan Sarnıcı ve Ayasofya’yı gezeyim. Yola koyuldum…

Yerebatan Sarnıcı

Yerebatan Sarnıcı

Sultan Ahmet Camisi

Sultan Ahmet Camisi

Ayasofya

Ayasofya

İlk önce Gülhane Parkına uğradım. Muazzam bir güzellik. İstanbul’un orta yerinde çok iyi korunmuş. Mutlaka gidilmesi gereken bir yer yolunuz o taraflara düşerse. Ayrıca tepede çay bahçesi var ve boğaz manzarası süper haberiniz olsun. Sonra ne mi yaptım? Yerebatan Sarnıcına gittim giriş 3 liraydı ve çok çok güzel bir yer. Nasıl yapmışlar öyle muazzam bir yapıyı şaşarsınız. ve son olarak Sultan Ahmet… Şahane bir yapı. Günümüzün mimarları böyle işler yapabilirler mi? Sanmam… Ayasofya’ya girmedim 10 liraydı ve hemde zamanım çok yoktu pas geçtim ve Eminönün’den Haydarpaşa’ya geçtim trene biraz zaman vardı bir şeyler atıştırdım ve 2 tane çevre üzerine kitap aldım ve abbas yolcu saat 23:00 gibi evdeydim.

Tags: , , , , , ,

Leave a Reply