Archive for Kasım, 2009

Bayram&Bayram

Pazartesi, Kasım 30th, 2009

Bayram geldi de geçti bile. Nasıldı derseniz? Eh işte derim bende. Çok fazla bir aksiyon yoktu açıkçası. İşte klasik bayram! Birinci gün işte Bayram Namazı ve namaz çıkışı bayramlaşma ile büyük bir yük üstümden gitti. Oturduğum yerde çoğu kişiyi görüp bayramlaşabildim. Sonra da kurban faslı geldi tabi ama öksürük falan var diye bende beni götürmediler kesim için. Dört kişi ortak olmuştu babamlar ve sanırım düğe/dana kesildi. Ben evde takıldım o sırada. Anlıyacağınız biraz rahat geçti sabah. Az biraz gelen giden oldu, bizimkilerde çıktılar ziyarete bende çıktım bir kaç saat o kadar.

İkinci günde ise yolumuz Derbente çıktı. Amcalar, halalar, kuzenler derken işte gördük geldik çoğu kimseyi. Akşam mangal partisi olacaktı ama ne yapayım kuzeni reddettim! Şu öksürük belası daha da artmasın diye. Malum köy soğuk her ne kadar dikkat etsende hasta adamı döner döner vurur bir şekilde. Neyse artık bir daha ki Bayrama yada başka güzel bir günde ama sağlık sıhhat olduğu zaman. Sözüm söz kuzen 🙂 rahat ol sen!

Üçüncü gün hep evdeydim. İşte yattım dinledim daha çok ama bu garip bir şey ya, şu öksürük canım. İlk defa böyle bir şeye rastladım. Bir türlü atamadım ya. Grip geçti gitti bu ondan önce de vardı hala var. Bakalım ne zaman keyfi gelecekte terk edecek beni. İşte film falan izledim, kartpostal yazdım, mektup yazdım, bir kaç bir şey okudum, düşündüm taşındım, yedim içtim e artık bitsin dimi gün yani o kadar iş yaptık 🙂

Bugün de işte geç kalktım zaten kahvaltıydı oydu buydu derken canım sıkıldı aldım öksürüğüde 60 Evler Sahiline yürüyüşe çıkardım ama satamadan aynen getirdim 🙂 Ha bir de şiir döşedim 🙂 bir ara söz yazcam…

Bir de fotoğraf çektim ama benim tel biraz dandik cinsten bu konuda ve ışıkta tam karşıdan geliyordu ancak bu kadar oldu :)

Bir de fotoğraf çektim ama benim tel biraz dandik cinsten bu konuda ve ışıkta tam karşıdan geliyordu ancak bu kadar oldu 🙂

Bir şekilde bayramlaştık bir çok kişiyle artık ulaşamadıklarım kusura bakmasın, ne o kadar kontorüm var ne de o kadar zamanım… Burdan tekrardan herkesin bayramını kutlayayım, büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öpeyim 🙂 yeter sanırım…

Oyy oyyyy odaya bak! Valla bir kısmı gözüküyor geriside bundan geri kalır değildi neyse ki Bayram öncesi temizledim ama kimse de ziyarete gelmedi ya, oldu mu şimdi :(

Oyy oyyyy odaya bak! Valla bir kısmı gözüküyor geriside bundan geri kalır değildi neyse ki Bayram öncesi temizledim ama kimse de ziyarete gelmedi ya, oldu mu şimdi 🙁

Maviliklere doğru…

Perşembe, Kasım 26th, 2009

Uçsuz bucaksız maviliklerde
Bir martı edasıyla uçmak vardı
Huzura doğru ilerlemek
Sessizliğe kanat çırpmak
Özgürlüğü hissetmek
Umudun tadına bakmak
Mutluluğu hayal etmek…

Yorumsuz

Perşembe, Kasım 26th, 2009
Fazla söze gerek yok sanırım :)

Fazla söze gerek yok sanırım 🙂

Brenna Maccrimmon – Yağmur Yağar Taş Üstüne

Çarşamba, Kasım 4th, 2009

Kanadalı folk müzik sanatçısı olan Brenna Maccrimmon güzel Türkçe’mizi bizlerden daha iyi kullanıyor desem yanlış olmaz sanırım. Sadece şarkıyı dinleyen birisi onun Türk olduğuna inanırdı heralde.

Yağmur yağar taş üstüne
İnce kalem kaş üstüne
Selam gelir baş üstüne

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Yağmur yağar ordan burdan
Üstümüze ipek yorgan
Seveceksen işte burdan

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Yağmur yağar ordan burdan
Üstümüze telli yorgan
Öpeceksen işte burdan

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Yağmur yağar çamur olur
Baklavalar hamur olur
Güzel kızlar gelin olur

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay

Vay dili dili kuş dili dili
Mevlam kulu sevdim seni
Vay dili dili kuş dili dili vay…

Gece genç ve dipdiri

Pazartesi, Kasım 2nd, 2009

Yapayalnızdım
Kaybolmuştum karanlığın ortasında
Ne bir ses, ne de bir nefes
Sadece ben ve gece
Issızlıklara doğru korkak adımlar
Her şey sanki bir hayal
Ama bir o kadar da gerçek
Gece genç ve dipdiri
Ağırlığını hissetmemek elde değil
Bir gölge gibi peşimde
Soğukluğu her hücremde
Her an biraz daha bitkin
Her an biraz daha umutsuz
Gece hala genç…